Bilim & Teknoloji
Trend

HAARP Teknolojisi

Nedir Bu HAARP Teknolojisi?

İngilizce açılımı “High Frequency Active Auroral Research Program” olan HAARP’ın ismi “Yüksek Frekanslı Etkin Kutup Işıkları Araştırma Programı”dır.

HAARP Alaska’da kutup ışıklarına bağlı olarak iyonosferin özelliklerini ve davranışlarını araştırmak üzere kurulmuş bir istasyondur.

Haarp antenleri
Tesiste bulunan Haarp antenleri

HAARP Teknolojisinin Amacı

Resmi kurumun belirttiği üzere Haarp’ın amacı; iyonosferi çözümleyerek radyo iletişim, izleme ve navigasyon için teknolojik iyileştirmelerini araştırmaktır.

Haarp tesisinde bulunan en meşhur cihaz “IRI” cihazıdır. Bu cihaz, yüksek frekanslarda çalışan güçlü bir radyo vericisidir. Bu cihaz ile iyonosferin sınırlı bir bölgesi, söz konusu radyo frekanslarıyla uyarılabiliyor. Daha sonrasında ise tesisteki farklı cihazlarla, uyarılan bu bölgedeki fiziksel süreçler inceleniyor. Aynı zamanda “IRI” iyonosferi anten gibi kullanarak düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar yaratır ve zayıf kutup ışıkları benzeri parlamalar elde eder.

Bunlar açıklamalar, Haarp istasyonunu işleten ve çalışmalarını sürdüren “Alaska Fairbanks Üniversitesi” tarafından yapılmıştır.

Peki neden bu tesis bir çok komplo teori ‘ye konu olmuştur?

HAARP Hakkında Komplo Teoriler

Öncelikle yukarıda bahsedilen iyonosferdeki elektromanyetik dalgaların yaratılmasından kaynaklı iklimin değiştirilebileceği iddiasıdır. Yani atmosferin herhangi bir bölgesinde ki iklim kontrolü sayesinde yağmur, kar vs. yağdırılabileceği iddia ediliyor.

yüzey kırılması
Son yaşadığımız depremde ki yüzey kırılması

Bir diğer komplo teori ise; yapay deprem yaratılabileceği iddiasıdır. Son zamanlarda yaşadıklarımızdan dolayı bizi en çok ilgilendiren kısım burası. Tesisteki çalışanların da yaptığı açıklamalardan yolar çıkarak buradaki iddia tam olarak şöyle:

IRI cihazı, iyonosfere radyo dalgaları yönlendirerek, onu bir anten misali dünya anakarası üzerindeki herhangi bir bölgeye “elektromanyetik dalgalar” halinde gönderiyor. Eğer elektromanyetik dalgaların gönderildiği bölgede patlamaya yani kırılmaya hazır bir fay hattı varsa, bu hat tetiklenerek yapay deprem üretiliyor. MTA’nın paylaştığı dirifay haritasında da görüldüğü üzere 7.7 ve 7.6’lık depremlerin olduğu bölgede çok fazla sayıda “holosen fay(yüzey kırılmasıyla sonuçlanan büyüklükte deprem üretmiş fay)” mevcut.

Gerçekten Yapay Deprem Mümkün mü?

Bir meselede eğer komplo teori ise işin içine girmişse; “inanç” girmiş demektir.

Bakıldığında, resmi açıklamalar ve yapay deprem komplo teorisinin bize sunduğu veriler bunun mümkün olabileceğini söylüyor. Yani komplo teorilerde anlatılanlar ve resmi açıklamalar arasında ciddi benzerlikler mevcut. Zaten tesisi işleten kurum da tam olarak iddiaları reddetmiyor. Yapılan açıklama şu şekilde; “HAARP’ın yaydığı radyasyon çok büyük de olsa, bir şimşeğin gücü ile kıyaslandığında çok küçüktür ve tüm dünyada saniyede 50 ila 100 şimşek çakmaktadır, HAARP’ın yoğunluğu çok küçük”. Bu durumda insanlar şu şekilde düşünebilir; söz konusu yoğunluk arttırılmış olabilir.

Ayrıca bu yapay deprem olayını destekleyen ufak çaplı deneylerde mevcut. Ama dediğim gibi olay tamamen inanıp inanmamakla alakalı.


Kaynakça;
https://tr.wikipedia.org/wiki/HAARP


Bizlere destek olmak ve içeriklerimizden haberdar olmak için lütfen instagram hesabımızı takip ediniz.

Sitemizde bulunan rastgele yazımıza gitmek için tıklayınız…

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu